O efsane tabi ki de DİDİER DROGBA'dan başkası değil. Chelsea'ye geldiği ilk günden itibaren, takımın kulübün bir parçası olmaya başlayan Didier, takımına uzun yıllar kazanamadığı lig kupasını getiren isimlerin başında geliyordu. Gelen şampiyonlukla beraber taraftarın kalbinde taht kuran Drogba'nın aklında tek hedef vardı, O da ''Devler Arenasının Bir Numarası Olmak'
2004'te geldiği Chelsea'den ayrılma vaktinin geldiğini hissesiyordu alsında, ama o inatla istiyordu o Şampiyonlar Ligi Kupasını, yaklaşmıştı da aslında 2008'de.fakat ezeli rakibi Manchester United'a kaptırmıştı kupayı.
Yılmadı, devam etti: 2012'de tekrar finaldeydi. Bu sefer alabilecek miydi o kupayı? Bu sorunun tek bir cevabı vardı o da kramponlarında yazıyordu. Kupayı almak ya da Bayern'e kaptırmak... Aklının ucundan bile geçirmemişti belki de kupayı Almanların avuçlarına bırakmak.
Kupayı almak, topun on bir metre ilerdeki çizgiden geçmesine bakıyordu.. Topun başındaydı Didier. Kalede Nouer, Alman devi.. Drogba inançlıydı bu sefer olacaktı. Öyle metrelerce gerilmemişti dahi. Hakem düdüğü çaldı, Drogba hareketlendi, sağ ayak içiyle kalenin sol tarafına yolladı meşin yuvarlağı vee goooll, Nouer ters köşeydi. Top geçmişti çizgiyi, Chelsea Şampiyondu artık. Almanlar yıkıldı. Drogba ise arkadaşlarına doğru koştu: Gelmişti işte senelerdir beklediği şampiyonluk..
![]() |
| KUPA ARTIK MAVİ FİL'İN ELLERİNDEYDİ.... -19 Mayıs 2012 |
Aradan geçen günler, aylar... Uzun zaman sonra Drogba, 'Evim gibi hissettiğim yer.' dediği Stamford Bridge'in çimlarine ayak basacak. Fakat ufak bir detau var. Bu kez Chelsea'de değil Galatasaray'da oynuyor..
En iyilerin liginde, devlerin arenası Şampiyonlar Ligi'nde son sekiz takım arasına girme savaşının ikinci roundları oynanmaya başlandı. Sıra Galatasaray - Chelsea maçına geldi çattı.
Üst tura çıkacak takımı belirleyecek maç 18 Martta, saatler 21.45'i gösterdiğinde Stamford Bridge'de oynanmaya başlanacak. Alınan skorlara bakıldığında turun en heyecanlı maçı olacak şüphesiz. Bunun da bir kaç nedeni var.
İlk neden alınan sonuçlara bakıldığında hep favorilerin kazanmış olması.. Tabi çoğu kişi Olympiakos'un, ManU'yu yenmesini süpriz olarak görsede benim için normaldi o skor.
Konumuza dönecek olursak, futbol otoritelerinin Chelsea'nin, Ali Sami Yen Arena'da Galatasaray'ı yenemesini sürpriz olarak değerlendirdiği bir maçın ardından sıra Londra'ya gelmişti. Peki Chelsea kendi sahasında Galatasaray'ı yenebilecek miydi? İzleyip göreceğiz...
Başta da dedik ya: Hikayesi En Bol Maç diye. Hakikaten de öyle.
Düşünün bir: Sizi Dünya'ya tanıtan, isminizi herkese duyurduğunuz bir kulüp.. Seneler sonra getirdiğiniz lig şampiyonluğu.. Ve hem kendi kariyerinize, hem Chelsea'nin tarihini altın harflerle yazdırdığınız Şampiyonlar Ligi Kupası.. Duygular çok yoğun çok karmaşık olmalı Drogba için. Böyle bir hikayenin içinde siz olmak ister miydiniz peki? Taraftarın sizi delirircesine sevdiği, gönül bağı kurduğunuz bir kulübe karşı oynayabilir miydiniz siz?
İşte yapacak bunu Drıgba: Giyecek Parçalı Forma'yı çıkacak o çimlere, yine en son çıkacak o koridordan. Çimlere ayak basarken her zaman yaptığı, uğur saydığı 'bir kere sekme'yi yine yapacak. Şampiyonlar Ligi müziği çalarken, Stamford Bridge'de herkes çılgınlar gibi ''DİDİER DROGBA' diye stadı inletirken, O elini kalbine götürecek, Armanın üstüne koyacak elini. Kendisini izleyen milyonlarca Galatasaray taraftarını getirecek aklına.
Staddaki binlerce taraftarıyla gonül bağı olduğunu bilse de O Galatasaray için ter dökecek o akşam.
Sadece staddaki taraftar da değil onu heyecanlandıran, Chelsea'nin başındaki isim var bir de. Mourinho..
Belki Galatasaray'la birlikte onunla mücadele etti Didier, geçen sene Real Madrid maçlarında..Fakat Mourinho bu sefer Chelsea'nin patronu konumunda, senelerce birlikte çalıştığı, bir abi bir baba gibi gördüğü kendisinin de aralarındaki bağın ne kadar kuvvetli olduğunu söylediği Mourinho..
Peki ya Drogba neler söyledi maç için? Gelin biraz da onun sözlerine kulak verelim..
Benim için bir maçtan daha fazlası. Buradaki geçmişimi herkes biliyor. Ancak ortada rekabet var. Gol attıktan sonra sevinmek ya da sevinmemek pek önemli değil. Önemli olan gol atmak ve takımın başarısı. Gol atarsam sevinmem ama kazanırsak mutlu olurum.
Mourinho'nun benim için ne anlama geldiği herkes biliyor. Maç sırasında yine aramızda büyük bir rekabet olacak. Real Madrid’de de büyük bir rekabet yaşamıştık. Bu kez de aynı şekilde bir rekabet olacak. Gün sonunda belki yine sarılacağız, ama sahada çok büyük bir rekabet olacak.
"Mourinho, Chelsea'yi kupa dışı bıraktı, sen de Chelsea'yi kupa dışı bırakmaktan zevk alacak mısın?" sorusuna Drogba, "Kendimi ispatlamama gerek yok. Chelsea'deyken kendimi ispatladım. Maçı kazanmak istiyorum. Chelsea'ye karşı kişisel bir şeyim yok, hiçbir zaman olmadı ve olmayacak" yanıtını verdi.
Yazı - İbrahim Çalışkan
